Yörük Oyunları

Haziran 12, 2008

ÇELİK :

       İki takım kurulur, bir değnek 70 cm uzunluğunda, bir çelik 25 cm uzunluğunda hazırlanır. Güdenler içinde çalı hazırlanır. Oynanan oyuncu oyunun kuralına göre değnekle çeliğe vurur, karşı taraf yani güden taraf çalıyla çeliği havada vurmaya çalışır. Vurursa oynanan tarafla yer değiştirir. Vuramazsa oyuncunun bulunduğu yere çeliği atar, taşı vurursa yine oyuncular yer değiştirir, vuramazsa oynayan yani değneği vuran çeliğin bulunduğu yerden değnekle taşın yanına kadar ölçer. 1-2-3-4-5-6-7-8-9 ve sonra dıkız diyerek bir üst oyuna geçer. Çelik oyununun ilk kademesi yumrukla başlar, el, uç, bel, bacak, daşpat, dikik ve yelli ile biter. Özellikle yellide çok güdülür, çünkü çelik çok uzağa gider. 10 değnek boyu tel gatma sayılır.

       Oynayanlar; güdenlere biner taşın yanına kadar gider, sonra oyuncular yer değiştirir, oyun böylece sürüp gider.

Y I K I K :

       Yassı taşlar üst üste konur. Dokuz adım uzakta yer tespiti yapılır. oyunda güdenle oynayan tarafı tespit etmek için küçük yassı taşın bir tarafına tükürülür. Takımlara yaş mı? Kuru mu? diye sorulur ve taş havaya atılır. Kimin dediği şekilde üste gelirse o oyuna başlar, diğer taraf güder. Dokuz adım öteden taşlarla oynayan taraf taşı atar, üst üste konan taşları vurur, vuramazlarsa oyuncular yer değiştirir. Şayet vururlarsa güden taraf yıkılan taşları tekrar üst üste kor ve taşı atanı yakalamaya çalışır. Yakalarsa oyun yine yer değişir. Yıkık oyunu böylece devam eder.

T O K A L A

       Küçük bir çukur kazılır. Ağaçtan topa benzer şekilde tokala yapılır. Ucu eğri ağaçlarla oyuncular takımlara bölünür. Değneklerle tokalaya vurulur ve yere kazılan çukura tokala katılır. Bu oyun, köyün yaşlıları dedelerinden öğrendiklerini söylediler. Golfa benzeyen bu oyunun muhtemelen Türklerden çıktığı görülmektedir.

BABIÇ KAPMA

       Ortaya bir ağaçtan kazık çakılır, bu kazığa ip bağlanır. Oyuncular ayakkabılarını çıkarır, kazığın yanına korlar. Herhangi bir hayvanın dışkısı da kazığın yanına konur. Oyuncuların en açıkgözünün eline ipin bir ucu verilerek babıçları (Ayakkabıları) koruma görevi verilir.Oyuncular değnekle babıcı bekleyeni dürterler ve babıçları kapmaya çalışırlar. Babıçları koruyan da ipi bırakmadan babışları kapmaya çalışanları yakalamaya çalışır. Yakalarsa, babıcı bekleme görevi yakalanana verilir. Son ayakkabı da kapılırsa eli ipte olan kişi kazığın yanına konan dışkının hayvanına göre ses çıkarır. Yani öküz dışkısı varsa böğürür. At dışkısı varsa kişner (..vb)

KAYA

       Kaya oyununun diğer adı da “Beş taş dır. Genellikle kadınlar oynarlar. Beş tane yuvarlak taş toplanır, taşın beşi- de avuç içine sığabilmelidir. Beş aşamalı bu oyunda bir taş elde diğer taşlar yere atılır. Eldeki taş havaya atılır, her taş düşünceye kadar yerdeki taşların bir tanesi alınır. Dördü de alınırsa ikinci oyuna geçilir, Yere atılan taşlar bu defa ikişer ikişer alınır. Üçüncü turda yere atılan taşlar bir ve üç olarak alınır. Dördüncü aşamada havaya atılan taş yere düşmeden yerdeki taşların dördü de bir anda alınır. Beşinci aşamada orta parmak işaret parmağın üzerine bacak çelmiş gibi dolanır, işaret parmağı ile baş parmak arası açılır, köprü gibi yapılır. Taşlar tek tek bu köprünün altından geçirilir. Havaya atılan taş düşürülmeden biterse tel girmiş sayılır.

ARAP OYUNU

       Düğünlerde erkek evinde gece ortaya büyük ateş yakılır. Davul, zurna eşliğinde yapılan oyunlar arasında üzerine keçi derisinden tulumunu, ayağına eski çarık giymiş şahıs yüzünü kömürle boyar, önüne çan yada kemik takar, eline içi kül dolu torba, diğerine kuru soğandan yapılan tespih alır.

       Arap naralar atarak meydana gelir, elindeki kül torbasını zaman zaman seyircilere vurur, torbadan çıkan külle seyirciler beyazlaşır, herkes arap dan uzak durmaya çalışır. Arap “Naciye Naciye” diye bağırarak kadını arar. Kadını seyirciler saklarlar, iki jandarma gelir kadını sorar, arap görmediğini söylese de bir güzel dayak yer ve jandarmalar gider.

       Sonra kadın ortaya çıkar ve davul zurna önünde oynamaya başlar. Öyle hareketli oynar ki belini incitir. Yere yüz aşağı uzanır. Kırıkçı çıkıkçılar yani olçumlar getirilir, kadını iyi edemezler, ayıya çiğnetirler yine iyi edemezler. Bunun üzerine arabı çağırırlar, arap kadının üzerine atlar ve kadın iyileşir. Ayağa kalkar ve tekrar oynamaya başlar. Arap kadını sahiplenmeye çalışır. Oysa kadını Ağa sahiplenmektedir. Arap kadını kaçırır. Ağa, arabı elindeki pıynar sopasıyla döver, bir ara fırsatını bulan arap kadını yine kaçırır, ağa yine arabı koşturur ve yakalar, elindeki pıynar sopasıyla, arapa, bir araba sopa atar.

       Ağa tahtadan yapılan ve üzerine çul örtülen eşeğe binerek kadınla oyun yerinden ayrılırken, arap yine gelir ve kadını kaçırır, bir süre bulunamaz. Kadın rolündeki aslında erkektir. Sadece kadın kıyafeti giymiştir. Arap yakalanır, argo sözlerle halkı gülmekten kırıp geçirir. Elindeki kül torbasını seyircilere vurmayı da ihmal etmez.

       Arapın neşeli anında ağa jandarmalarla gelir. Hemen mahkeme kurulur Ağa, Jandarma, Muhtar, Aza araba cezasını keser, falakaya yatırılır, arap dayaktan kurtulamaz. Yarenlik yöreden yöreye az farklarla devam eder. …

http://www.cankurtarankoyu.com/Sayfa_Modul.asp?nedir=sayfa&id=9

Yorum bırakın